Pazar, M.Ö. 64 yılında Pompeius tarafından “Athena” adıyla kurulmuştur. Grekçe bir sözcük olan “Athena”, Latince’de, Minerva akıl güzellik ve hikmet anlamındadır.
Roma konsülü Pompeus tarafından kurulan Athena, uzun bir süre Roma’ya bağlı kalmış. Athena, dağları geçit vermeyen bir özelliğe sahip olduğundan, zamanın istilacılarından kaçan Grekler, Gürcüler, Megreller ve Ermenilerin de sığınak yeri olmuştur. Yeryüzünde Müslümanlığın doğuşundan sonra, Emeviler döneminde Anadolu’nun özellikle güney bölümlerinde büyük kuşatmalar olmasına karşın, Athena bölgesine Müslümanların geldiğine ilişkin hiçbir belgeye rastlanmamıştır. İlçenin Müslümanlıkla doğrudan temasa geçmesi Türklerin Müslümanlığı kabulü ile başlar. Pazar ve bölgesi 1054 yılında Müslümanlığı tamamen kabul eder, Trabzon’un Rum Pontus İmparatorluğu’ndan kurtarılması Fatih Sultan Mehmet tarafından 1461 yılında gerçekleşince Rize sahilleri tamamen Osmanlıların eline geçmiştir. Athena bölgesi de Türk egemenliğine katılınca Pazar, Ali Paşa’nın emrindeki komutanlara tımar olarak verilmiştir.
Erzurum halkının bir bölümü Yavuz Sultan Selim döneminde Rize’ye yerleştirilmiştir. Pazar, Osmanlı döneminde uzun bir süre tımar olarak yönetilmiştir. Batum, Rusya’ya bırakılmadan önce ona bağlı bir ilçe olarak kalmış, 1864 yılında da tamamen ilçe durumuna getirilmiştir. İlçemiz 1916 yılında Rus işgaline uğramış, 1918’de Rus işgalinden kurtulmuştur.
YAZILI TARİH ÖNCESİ
Pazar civarında yazılı tarih öncesi yerleşmeleri aydınlatacak her hangi bir buluntuya yapılan yoğun araştırmaya rağmen rastlanamamıştır.
YAZILI TARİH
M.Ö 2000 başlarında Pazar ve yöresinde Hayvancılık ve tarımla geçinen bir takım topluluklar yaşıyordu. M.Ö 1900 ve 1200 tarihleri arasında Atina’nın(Pazar) Hititlerin etkisi altında kaldığı sanılmaktadır. İ.Ö. VIII. yüzyılda Miletos’lu denizciler Pazar yeri adı verilen yerleşimlerden birini de yöremizde kurmuşlardır. Aynı yüzyıllarda Med’ler yöreyi ellerine geçirmişlerdir. Bir süre yöremiz Med’lerin yerine ülke olan Persler’in eline geçmiştir. İ.Ö.1950’de Atina’da (Pazar) Pontus krallığı hakimiyeti görülür. İ.Ö. 66’da Roma İmparatorluğunun kontrolü altına giren Atina’nın Roma İmparatorluğu’nun İ.S. 395’de ikiye ayrılmasından sonra yöremiz Bizans egemenliğine girer. Malazgirt Savaşı’nı izleyen sürede Melikşah’ın Rize’ye kadar geldiğini Prof. Dr. İbrahim Kafesoğlu, Melikşah adlı kitabında belirtir.
PAZAR İLÇE İSMİ MENŞEİ
Pazar adının 1928 yılına kadar “Atina” olarak kullanıldığı yöre yaşlıları tarafından dahi bilinmektedir. Bu adın kaynağına ilişkin birçok söylenti vardır.
Yunancı ve tarihçi filozof Filavinus Arrianus (95-175) ilçeden şöyle bahseder: “Gerçekten Karadeniz’de bu isme sahip olan bir yer var. Yunan Tanrıçası Ethena’nın tapınağının olduğu bu yöreye tapınağın adından dolayı Atina denilmiştir. Bir de terk edilmiş kale var. Liman fazla gemi barındıramaz ama onları rüzgârdan korur...’’
Kemal KARADENİZLİ ‘’Trabzon’’ adlı eserinde Pazar’dan şöyle söz eder:
’’Burası eski bir kasaba olup, putperestler zamanında tapındıkları mabuda; Petra (Entas) denildiği için adı “Atina” kalmıştır.
Yunan Prenslerinden biri de Karadeniz seyahatine çıktığında ilçe önlerine gelince Pazar’ın denizden görünüşünü beğenmiş, yöreyi Atina gibi meşhur bir şehir zannettiğinden “Atuna” ve “Atnus” olarak adlandırılmıştır.
Ayrıca Doğu Karadeniz’de Rumca sanılan birçok ismin
“Lazca” kökenli olduğu ileri sürülmektedir. Buna göre Atina-Athenia’nın Lazcada “Gölgelerin olduğu yer” anlamındadır.
Rize-Rhizalion’un “insanların ve askerlerin toplandığı yer”, Çayeli-Mapavri ise “Yapraklı” anlamındadır. Yöreye Pontus krallığı döneminde “Sonnica” adı verilmiş, Romalılar ‘’Pontus Palomeniacos’’, Bizanslılar ise ‘’Khaldei’’ demişlerdir. Osmanlılar bölgeyi, Rize ve Of’’u içine alarak Batum’a kadar “Lazistan” olarak adlandırmış, bu isim milli mücadele yıllarında da kullanılmıştır. Cumhuriyet döneminde 1928 yılında Athena adı Pazar adıyla değiştirilmiştir. Pazar’da “Pazar yeri” anlamında kullanılmıştır.
PAZAR COĞRAFİ DURUMU
Pazar, Rize’nin doğusunda Hopa-Rize devlet yolu üzerinde doğu batı istikametinde kurulmuştur. Doğusunda Ardeşen, batısında Çayeli, güneyinde Hemsin ve Çamlıhemşin ilçeleri, kuzeyinde de Karadeniz yer alır. Yüzölçümü 315 km²’ dir. Pazar’ın arazisi engebelidir. Arazi derin vadilerden müteşekkildir. Yılın her mevsiminde düzenli yağış alır. Yazları serin geçmesine karşın, kış aylarının yoğun yağışlı olması nem oranını yükseltmektedir. Akarsuların rejimi düzensizdir. İlçenin en büyük akarsuyu Hemşin Deresi’dir. Diğerleri Bodasari, Melyat ve Hunarsu dereleridir.
Nüfus
2016 yılında yapılan genel nüfus sayımına göre, şehir merkezi 15.489, köyler 14.746 ve toplam 30.235‘tür. Genel nüfusun kadın ve erkek sayıları hemen hemen eşittir. Halkın tamamının Türkçe bilmesinin ve konuşmasının yanında çoğu da aynı zamanda Lazca bilir ve konuşur.
İdari Durum
Pazar ilçesi 50 köy, bir belediye ve 10 mahalleden oluşmaktadır. Köyler arazi yapısına bağlı olarak dağınıktır ve bağlı mahallelerden oluşmaktadır. Köylerin tamamına ve bağlılarına ulaşım mevcuttur. Köy ve bağlılarının yolları özellikle son birkaç yıl içerisinde büyük ölçüde betonlanmıştır. Betonlama çalışmaları halen devam etmektedir. Çalışmalar devlet-vatandaş işbirliği ile yürütülmektedir. Yerleşim birimlerinin tamamında elektrik mevcuttur.
Kültürel ve Sosyal Yapı
Pazar, bölgenin en eski yerleşim birimidir. Kültürel özellikleri itibariyle geleneksel Türk örf ve adetlerini taşımaktadır. Örf ve adetlerine bağlı olmanın yanı sıra, medeni ve sosyal ilişkileri zengindir. Ataerkil aile tipi egemendir. Özellikle köylerde, imece yaygındır. Köylerin müşterek ihtiyaçlarına halk katkısı oldukça iyidir. İlçe dışında yaşayanların hemen hemen tamamının yörede geleneksel konutu bulunmaktadır. Geleneksel konutlar, yörenin doğa ve iklim yapısına paralel olarak şekillenmiştir. “Serender” tipik bir örnektir.
Atina ismi, bugün Pazar ilçesinin eski adı olarak bilinse de, aslında yazıda da harita ve belgelerle belirtildiği gibi aslında Fındıklı ilçe sınırından Çayeli ilçe sınırına kadar olan bölgeyi kapsamaktadır.